Bir Hindu adamın Müslüman bir kadına aşık olduğu ve ailesinin onaylamadığı durumlarda karşılaşılan mücadeleler.ımdb 7.4

Bozuk bir polis memuru olan Daya, çeteye tecavüz davası açtığında hayatını değiştiriyor.

Rurouni Kenshin full izle, Rurouni Kenshin tek parça izle, Rurouni Kenshin 720p izle, Rurouni Kenshin izle, Rurouni Kenshin sinemalarMeiji Devrimi sırasında üstün yeteneği ile nam salmış suikastçı 'Hitokiri Battousai' devrimin sonuna gelindiğinde artık kılıcını kınına koyar ve bir daha adam öldürmemeye yemin edip, sırra kadem basmıştır. Devrimin gerçekleşmesinden 11 yıl sonra Himura Kenshin (Hitokiri Battousai), rurouni(gezgin) olarak seyahatine devam ederken yanlış bir anlaşılma nedeniyle Kaoru Kamiya ile tanışır ve Kaoru’ya babasından kalan Dojo da geçici olarak yaşamaya başlar. Kenshin geçmişinin onu asla bırakmayacağını ve nerede olursa olsun nereye giderse gitsin hep onu takip edip bir gün intikam alacağını biliyordur.

Akli dengesi yerinde olmayan bir kadın, sevgilisinin onu başka bir kadın için terk ettiğinden şüphelendiğinde çılgınca bir çılgınlığa sürüklenmeye başlar.

27 Temmuz 1976′da Çin’in Tangshan bölgesinde bir büyük deprem oluyor..Fan Xu eşinin ve ikizlerinin yaşadığı binada bu depremde yıkılıyor..Kocası bu depremde ölmüştür..Ve filmin en acılı yanını demin izledim.Fan Xu bir seçim yapmak zorundadır.İkiz çocuklarının birini feda etmek zorundadır..Çünkü ikiside beton blokların altında kalmış birinin kurtulması için beton blogun digerinin üstüne alınması gerekiyor.Fan Xu oglunun kurtulmasını istiyor.Yani seçimi ondan yana yapıyor..Ama kader odur ki kızıda mucize eseri kurtulur..Hemen aklıma 1999 depremi geldi gerçekten acı bir olaydı..İnsan bir sabah gözünü acıyor.Beton blokların altındadır..Kimisi ölmüş kimisi kurtulmayı bekliyor..Bu filmde gerçek olaylardan esinlemiştir.Oyuncular filme hakkını vermiştir.

Sevdiği kadın tarafından reddedilen serseri bir genç, kadın tam başka bir erkekle evleneceği zamanda onu kaçırır. Muhteşem bir Hint filmidir.iyi seyirler.

Çok zeki bir banka soyguncusu olan Dalton Russel, iyi bir dedektif olan Keith Frazier ve güzel ve güçlü bir borsa brokeri olan Madeliene White çözümü bulunamayan bir bulmacanın en önemli parçalarını oluşturmaktadır.Fakat her parça aslında dışarıdan göründüğü gibi midir? Akıl oyunlarıyla dolu bu filmde, sadakat ve davranışlar her an sınanmaktadır.

Film Norveç’in karlı kaplı bölgerinde kendi halinde olan bir evde yaşayan 12 yaşındaki Cecilie konu alıyor. Ailesi yaklaşan noele hazırlık yaparken kendisi de günün büyük bir bölümünü yatakta geçirmektedir çünkü çok kötü bir hastalığa sahiptir.. Tek hayali ise tatil de tanıştığı sebastiandır.. Yatakada yattığı zamanlar sadece sebastian ile ilgili hayaller kurarak gün geçiren Cecilie bir gün yatarken odasında bir yabancı belirir.. Bu yabancı hayallerine kavuşma fırsatı olabilecek midir

Genç posta görevlisi, terminal hastalığa bağlı olarak vaktinin kalmadığını öğrenir. Birdenbire dünyadan bir şeyler ortadan kaldırırsa ona daha fazla zaman yaşatmayı teklif eden bir şeytan tarafından yaklaşılır. Genç posta görevlisi daha sonra arkadaşlarıyla, eski partnerlerle, ailenle olan ilişkisiyle ilgili düşünüyor.

Fransız Teğmen’in Kadını – The French Lieutenant’s Woman 18. yüzyıl Viktorya döneminden etkileyici bir hikaye… Sarah, ‘alt’ sınıflardan gelme, sevdiği adamın peşinden gitmiş olduğu için toplum tarafından dışlanmış genç bir kadındır. Toplumun tamamen şekilden ibaret ahlak değerleri tarafından yargılanıp damgalanmış olan bu kadın, en ufak özgürlüklerden bile mahrum bırakıldığı, kıstırılmış bir hayat yaşamaktadır.Yine aynı şekilde, toplumun tamamen gösteriş budalası, samimiyetten uzak kurallarından sıkılmış ama bunu kendisine çok da itiraf etmek istemeyen Charles’la tanışan Sarah, çok da fazla konuşmaya gerek kalmadan aynı duyguları ve düşünceleri paylaştıklarını farkeder. Sarah’ın içinde bulunduğu ‘düşük’ sosyal sınıfa rağmen Charles, tam anlamıyla bir aristokrattır. Çok fazla ortak noktaları olan bu iki insanın bir arada olmalarını engelleyen belki de en önemli neden de budur. Tabi bir de Charles’ın, zengin bir tüccarın şımarık kızı ile olan nişan düzeyindeki ilişkisi.John Fowles‘in aynı adlı etkileyici romanından uyarlanan film, başrolündeki önemli isimlerle de ayrı bir büyüleyiciliğe sahip. Romanı, “Fransız Teğmenin Kadını, yalnız bu yüzyıl yazılmış en iyi tarihi romanlardan biri değil, hayatta okuduğum en esrarlı ve mantıklı aşk romanı da…” sözleri ile anlatan Orhan Pamuk‘a ek olarak filmin de kitaba yaklaşan bir etkisi olduğunu belirtelim.

Alman doğumlu Umay, genç oğlu Cem'i yanına alarak, İstanbul'daki baskıcı evliliğinden kaçtı. Ailesiyle birlikte Berlin'de daha iyi bir hayat bulmayı umuyor, ancak beklenmedik gelişi yoğun bir çatışma yaratıyor. Ailesi, kendi sevgileri ve kendi toplumlarının geleneksel değerleri arasında parçalanmış, kendi sözleşmelerinde tuzağa düşmüştür. Nihayetinde Cem, Türkiye'deki babasına geri dönmeye karar verirler. Oğlunu korumak için Umay tekrar hareket etmeye zorlandı. Kendisi ve Cem için yeni bir yaşam inşa etmek için içsel gücü bulur, ancak ailesinin sevgisine olan ihtiyacı onu uzlaşmaz bir dizi hatalı girişimlere yönlendirir. Umay'in fark etmediği, yaraların ne kadar derin gittiği ve kendi kaderini tayin etme mücadelesinin ne kadar tehlikeli olduğu

Mumbai Şehri'ni terörize eden gangster Mahindra Dolas ve çetesinin bir hesabı ve 16 Kasım 1991'de Mumbai Polisi ile çeteler arasında büyük bir savaş.